- Haberler
- SAKINCALI İSİMLER!
SAKINCALI İSİMLER!
2012 yılında bir erkek çocuğu olan vatandaş, kayıt yaptırmak için Nüfus Müdürlüğüne koştu.İlgili memurun masasının önüne giderek saygıyla selam verdi ve: -Bir oğlan çocuğum oldu, kaydını yaptıracaktım.
2012 yılında bir erkek çocuğu olan vatandaş, kayıt yaptırmak için Nüfus Müdürlüğüne koştu. İlgili memurun masasının önüne giderek saygıyla selam verdi ve:
-Bir oğlan çocuğum oldu, kaydını yaptıracaktım. İşte doğum kâğıdı
diyerek, yetkili memura ibraz etti.
Yetkili memur da, gönül almak babında, yeni babayı kutladı, doğum raporunu inceledikten sonra da:
-Çocuğun adını ne koyacağız?
diye sordu.
Genç Baba cevap verdi:
-Bu Benim ilk çocuğum. İyisi mi adı (İLKER) olsun!
Cevabını verdi. İlgili memur, biraz da kaşlarını çatarak:
-Yahu kardeşim, sen delirdin mi? Aklını mı kaybettin? Çocuğun adını nasıl (İLKER) koyarsın. Anarşist misin, darbeci misin? İlker, terör örgütü kurmaktan ve yönetmekten cezaevini boyladı! Sen hala (İlker) diyorsun. Kendini de yakacaksın, beni de! Bir başka isim söyle de yazalım.
Yeni baba şaşırmıştı.
(İLKER)
adının neden sakıncalı olduğunu sordu. Memur, uzun uzadıya anlatarak:
-Yahu kardeşim, (İLKER) adı, İlker Başbuğ’u çağrıştırıyor. Biliyorsun ki, Türkiye Cumhuriyetinin bu 26. Genelkurmay Başkanı meğer bir terör örgütünün başıymış. Çete kurarak darbe yapmaktan içeride. Şimdi sen çocuğuna (İLKER) adını koyarsan, bu ne anlama gelir?
Adam, saf-saf sordu:
-Ne anlama gelecek?
İlgili memur cevap verdi:
-Ne anlama gelecek, darbeci olduğun, Ergenekoncuları, Balyozcuları ve diğer benzeri terör örgütlerini benimsediğin anlamına elbette!
Yeni babanın jetonu düştü. Memur haklıydı. Çocuğunun adını
(İLKER)
koyarsa, bu kendisi için de iyi olmayacaktı. Netice itibarıyla kendisi de memurdu. Kaş göz arasında ipini çeker, açığa alırlardı. İkazından dolayı ilgili memura teşekkür ettikten sonra samimiyetle sordu:
-Peki, çocuğun adını ne koyayım sence?
Nüfus memuru bilgiçlik taslayarak:
-Akıl vermek gibi olmasın ama (RECEP) koy, (TAYYİP) koy. Ya da (ERDOĞAN!) Hatta bu gün için en popüler ve tutulan isimlerden biri de (FETHULLAH)tır. Bence, sen çocuğunun adını (FETHULLAH) koyarsan çok daha iyi edersin. Şanı, okyanusların ötesine kadar gider. Bugün için en popüler isim de zaten bu!
dedi.
Genç baba:
-İyisi mi ve bir sakıncası yoksa ben çocuğumun adını
(ŞABAN)
koyayım. Çünkü çocuk zaten Şaban ayında doğmuştu.
İlgili nüfus memuru:
-Olur, olur çok güzel olur. Hem (Şaban) adı bir yerde (Recep) ve (Ramazan) aylarını da çağrıştırmaktadır. (Şaban) bir yerde Recebin kardeşi sayılır.
Çocuğun adını
(Şaban)
koyan yeni baba, nüfus cüzdanını alarak sevinçle eve koştu. Evde, hanımla biraz atıştı. Çünkü çocuklarının adını
(İLKER)
koymayı birlikte kararlaştırmışlardı. Ancak, koca, hanımını
(İLKER)
adının sakıncaları konusunda ikna etti. Zaten yapılacak bir işte kalmamıştı. Çocuğun ismini değiştirebilmek için artık, mahkeme açmak ve isim tashihi yapmak gerekecekti. Hem, çocuğun adı ha
İLKER
olmuştu, ha
ŞABAN
ne fark ederdi.
Aradan epey bir zaman geçti. Kadın 2015 yılında yeniden doğum yaptı. Yine nur topu gibi bir çocuğu olmuştu. Anne, Baba büyük bir sevinç içindeydiler. İlk doğumda olduğu gibi, başlarına yine bir şeyler gelmesin diye çocuklarının adını ilk doğumda nüfus memurunun önerdiği
(FETHULLAH)
olarak koymayı kararlaştırdılar.
İkinci kez baba olan şahıs, yine şevk ve heyecanla nüfus dairesine koştu. Tesadüf, yine aynı Nüfus memuru masada bekliyordu. Bir erkek çocuğunun olduğunu ve kayıt işlemini yapmak için geldiğini söyledi. Memur, doğum raporunu alıp incelerdi, sonra genç babaya sordu:
-Çocuğunuzun adını ne koyacaksınız?
Genç Baba kendisinden emin bir ses tonuyla cevap verdi:
-Oğlumuzun adını (FETHULLAH) koyacağız
dedi.
Memur, büyük şaşkınlık içine düşmüş gibi:
-Yahu kardeşim. Sen deli misin nesin? Neden yeni doğmuş çocuğuna (FETHULLAH) adını vererek, daha ilk günden mimleyeceksin. Sen (FETÖ TERÖR ÖRGÜTÜ) diye bir şey duymadın mı hiç? Bu örgüt, kimin adını çağrıştırıyor. Düşünmüyor musun! Şimdi sen oğlunun adını (FETHULLAH) koyarsan, senin, Fethulluhçı terör örgütüne mensup biri olduğun şüphesi uyanmaz mı!
(Memur haklı söylüyor) düşüncesine kapılan baba:
-Peki, çocuğun adını ne koyalım?
diye sorarak akıl danıştı.
Memur cevap verdi:
-Vallahi artık sen bilirsin. İster
(BİLAL)
koy, ister
(BURAK).
Yeter ki, terör örgütlerinin liderlerinin adlarını çağrıştıracak adları bırak…
Adam düşündü, memur haklıydı. Hemen her gün televizyonlarda, gazetelerde, sosyal medyada
FETÖ
TERÖR ÖRGÜTÜ
mensuplarının yakalandığı haberleri yayınlanırken, oğlunun adını
FETHULLAH
koyarsa,
FETÖCÜ
diye tutuklanabileceği aklına dank etti. İsmin değerini güçlendirmek için çift isim koydu.
-Çocuğumun adı (BİLAL BURAK olsun) dedi.
Adamın 2019 yılının Nisan ayında yine bir erkek çocuğu doğdu. Bu defa hanımıyla
(EKREM)
adında anlaşmışlardı. Çünkü Hanımının Babasının adı Ekrem’di. Birkaç ay önce vefat etmişti. Çocuğa, dedesinin adını vermek en iyisi olacaktı.
Adam yine doğum kâğıdı ve gerekli belgelerle Nüfus Müdürlüğüne giderek kaydını yaptırmak istedi.
İlgili memur:
-Çocuğun adı ne olacak?
diye sordu.
Adam, cevap verdi:
-Çocuğun adı (EKREM) olacak!
İlgili memur, adamın yüzüne şöyle bir baktı:
-Sen Millet ittifakından mısın. (EKREM) adı da nereden çıktı. Bak Yüksek Seçim Kurulunun koca kafalı üst düzey hâkimleri bile (EKREM) adına karşı. Hem sen memur adamsın, nene gerek böyle siyasi isim kullanmak. Sana tavsiyem, adını ya BİNALİ koy, ya da YILDIRIM!
Adamın bu defa kafasının tası atmıştı, cevap verdi:
-Yok kardeşim, yok! Sen çocuğumun adını (EKREM) koy. Hem (EKREM) adı, benim hanımın babasının adı. Çocuğun adını EKREM koymasam, bu defa hanım kesin beni boşar!
TAŞLAMALAR
EMEKLİYE BAYRAMDA
YİNE BİN LİRA VERİR
ENFLASYON FARKINI
DÜŞÜN DE BİR ZAM GİYDİR
BİN LİRAYLA GEÇEN YIL
BEŞYÜZ KİLO PATATES
ALINIRKEN BİL BU YIL
İKİYİZ KİLO GELMEZ
İKİ MİLYON EMEKLİ
YAŞIYOR İSTANBUL’DA
CÜLÜS BAHŞİŞİ OLUR
İKRAMİYE ARTARSA
BİN LİRA SABİT KALSA
ÇOK DEĞİL BİR KAÇ YILDA
ANCAK EMZİK ALINIR
BU KADAR BİR PARAYLA
Bakmadan Geçme





