• Haberler
  • Siirt Haber
  • Siirt İl Sağlık Müdürlüğü, Aşırı Sıcaklarda Alınması Gereken Önlemleri Açıkladı

Siirt İl Sağlık Müdürlüğü, Aşırı Sıcaklarda Alınması Gereken Önlemleri Açıkladı

Aşırı sıcaklar çeşitli sağlık problemlerini de beraberinde getirmektedir.Sıcaklık ve nem artışına bağlı olarak vücut ısısı artmakta ve metabolizma bu yeni duruma uyum sağlamaya çalışmaktadır.

Aşırı sıcaklar çeşitli sağlık problemlerini de beraberinde getirmektedir. Sıcaklık ve nem artışına bağlı olarak vücut ısısı artmakta ve metabolizma bu yeni duruma uyum sağlamaya çalışmaktadır. Normalde terleme ile vücut ısısı dengede tutulmaya çalışılır. Ancak aşırı sıcaklarda sadece terleyerek vücut ısısı dengede tutulamaz.

Yaşlılar, bebekler ve kronik hastalığı olanlarda

terleme mekanizması ile vücut ısısının dengede tutulması her zaman mümkün olmayabilir. Yine ortamdaki nem oranı yüksekse terleme suretiyle vücut ısısı yeterli düzeyde düşmeyebilir. Ayrıca

şişmanlık

, herhangi bir hastalığa bağlı

yüksek ateş

, aşırı sıvı kaybı (dehidratasyon),

kalp hastalığı

,

ruh ve sinir hastalığı

,

alkol ve uyuşturucu

madde kullanımı ile tedavi amaçlı

bazı ilaçların

(tansiyon düşürücüler, idrar söktürücüler vb.) kullanımı da sıcak havalarda terlemeyi etkileyen diğer faktörlerdendir. Bu gibi durumlarda yükselen vücut ısısı beyin ve diğer hayati organlarda hasara yol açabilir.

Aşırı sıcaklardan en çok etkilenen gruplar:

Yalnız yaşayan 65 yaş ve üzerindeki yaşlılar,

Dört yaşından küçük çocuklar,

Bakıma ihtiyacı olanlar,

Hamileler,

Açık alanda çalışanlar,

Aşırı kilolular,

Kronik hastalığı (şeker hastalığı, kalp-damar hastalıkları, beyin-damar hastalıkları, psikolojik hastalıklar, kronik solunum sistemi hastalıkları, karaciğer hastalıkları, böbrek hastalıkları) olanlar

Sürekli ilaç (özellikle tansiyon düşürücü, idrar söktürücü, depresyon ve uyku ilaçları) kullanan kişiler,

Sokak çocukları ve evsizlerdir.

Özellikle kronik hastalığı bulunan ve yalnız yaşayan yaşlılar en çok risk taşıyan gruptur.

KORUNMAK İÇİN NELER YAPABİLİRİZ ?

1-

Genel Korunma

*Günün en sıcak saatlerinde (

10.00-16.00

) mecbur kalınmadıkça dışarı çıkılmamalıdır.

*Dışarıda çalışması gerekenler mümkün oldukça güneş altında korunmasız kalmamaya, aşırı hareketlerden kaçınmaya, sık sık tuz içeren sulu gıdalar almaya dikkat etmelidirler.• Dışarıda bulunulduğunda

açık renkli, hafif, bol

ve sıkı dokunmuş kumaşlardan yapılan giysiler tercih edilmeli; geniş kenarlı ve hava delikleri olan

şapka

giyilmeli ve güneşin zararlı ışınlarından koruyan

güneş gözlüğü

kullanılmalıdır.

*Güneş ışınlarının dik geldiği saatlerde (10.00-16.00)

denize girilmemeli ve güneşlenilmemelidir.

Bu saatlerin dışında denize girmek isteyenler

güneşten koruyucu krem

(en az 15 koruma faktörlü) kullanmalı, şapka ve gözlük gibi gerekli koruyucu önlemleri almalı ve uzun süre kesintisiz güneşlenmemelidir.

*Yoğun fiziksel aktivite ve spor yapmak için sabah ve akşam saatleri tercih edilmeli, her bir saatlik spor için

en az 2-4 bardak sıvı

alınmalıdır. Ağır fizik aktivitelerden kaçınılmalıdır.

*Risk altındaki yetişkinler ve yaşlılar, günde en az iki kez güneş veya sıcak çarpması yönünden izlenmelidir. Bebekler ise bu açıdan daha sık izlenmelidir.

*Bebek, çocuk, engelliler ve hayvanlar

kapalı ve park etmiş araçlarda

kesinlikle bırakılmamalıdır. Araçların iç ısıları, klima olsa dahi park edildikten çok kısa süre sonra yükselmektedir. Araç terk edilirken herkesin dışarı çıktığından emin olunmalıdır.

*Kapalı alanlar iyi havalandırılmalıdır.

*Güneş gören pencereler perde vb. güneşliklerle gölgelendirilmelidir.

*Vücut ısısının yükselmemesi için

sık sık duş

alınmalı; bunun mümkün olmadığı durumlarda ayaklar, eller, yüz ve ense soğuk suyla ıslatılmalı veya silinmelidir.

2-Beslenme ve Sıvı Alımı

*

Susuzluk hissi olmasa bile her gün

en az

2-2,5 litre (12-14 su bardağı) sıvı

tüketilmelidir.

*Kahvaltıda az yağlı peynirler, zeytin ve taze sebzeler bulunmalı, kafein içeren içecekler yerine de süt, meyve suyu, ıhlamur ve kuşburnu gibi bitki çayları tercih edilmelidir.

*Yağlı besinlerin

ve yağda kızartmaların tüketiminden kaçınılmalı; yemeklerde bitkisel sıvı yağlar kullanılmalıdır. Yemekleri pişirirken

kızartma ve kavurma yerine

haşlama, ızgara, kendi suyunda veya az suda pişirme gibi sağlıklı pişirme yöntemleri uygulanmalıdır.

*Vücut direncini artırmak ve vücudun yeterli miktarda vitamin ve mineral almasını sağlamak için

bol miktarda sebze ve meyve

tüketilmelidir.

*Terleme ile artan sıvı ve mineral kaybının önlenmesi için her zamankinden

daha fazla miktarlarda sıvı

alınmalıdır.

*Sıvı alımında su içmek esas olmakla beraber, su dışı sıvı alımında kahve, çay ve gazlı içecekler yerine süt, ayran ve meyve suyu gibi içecekler tercih edilmelidir. Eğer doktor tarafından sıvı alımı kısıtlanmış veya idrar söktürücü ilaç kullanılması söz konusu ise ilgili doktora başvurmak gerekir.

*Mide kramplarına neden olabileceği için

çok soğuk ve buzlu içecekler tercih edilmemelidir.

*

Kafein, alkol ve fazla miktarda şeker içeren içecekler vücuttan daha fazla sıvı kaybına yol açtığı için tüketilmemelidir.

*Dışarıda ve açıkta satılan

yiyeceklerin, tüketiminden kaçınılmalı, çabuk bozulma riski olan besinler (et, yumurta, süt, balık vb.) açıkta bekletilmemeli, besinlerin hazırlanması ve pişirilmesi aşamalarında hijyen kurallarına özen gösterilmelidir.

Haber Merkezi

Bakmadan Geçme