Siirtli Hemşerimiz Murat Akdemir'in Kaleminden Balık Hafızalı Millet

-Zihnimi toparlayıp, daha akıcı ve akılcı yazılar yazabilmek için ve kısırdöngülere girip, bıkkınlık oluşturmama adına; "Ebi hılu hılu" başlıklı yazımda; yazılarıma, kısa bir süre ara vereceğimi belirtmiştim.

-Oldum olası sahte ve suni gündemlerden uzak durdum.

-Birçok zaman sahte gündemlerle, bilhassa medya cambazları ve hokkabazlarıyla, tetikçilik yapanların eliyle ilgiyi çekip, milletin ilgisini başka taraflara kasten yönlendirenlerin, ne büyük filimler çevirdiklerini, yankesiciye çarpılmış kurban misali, iş işten geçtikten sonra anlar halkımız.

İnsan nisyandır. Yani unutandır. Ancak, hafızası vasıtasıyla unuttuklarının büyük bir kısmını hatırlar. Hatırlamamıza yardımcı olan en büyük unsur, benzer olaylarda husula gelen çağrışımlardır.

-Bazı müessif ve çok önemli olaylar yaşanırken bu olayların bıraktıkları derin izler, kolay kolay unutulmamalarına ve hafızalarda uzun süre yer edinmelerine sebep olur.

-Bu olaylardan elde edilen tecrübelerle, bir takım çıkarımlarda bulunularak dersler alınır. Yaşanılan olumsuzluklarda, yapılan hatalar fark edilerek bir dahaki benzer olaylarda, aynı hatalara düşülmemesi adına bir takım notlar alınır.

-Gelgelelim bir türlü ders almayı bilmeyen ve onlarca defa aynı hatalara düşen, bizim gibi çok çabuk unutan, klasik bir deyimle "balık hafızalı" olan milletlerde, benzer olaylara ve tuzaklara karşı tekrar tekrar aynı acemilikle aynı hataları işleme zafiyeti, akla zarar bir şekilde zarar üstüne zararlar vermektedir.

-Çabuk unutan ve anlık gündemlerin peşine takılan toplumların, oradan oraya savrulması çok kolay olduğu için, bu tip milletlere algı operasyonu yapmak çok kolay olabiliyor.

-Dediğim gibi; çok çabuk unutan balık hafızalı bir millet olduğumuz için, tekrar tekrar aynı numaralarla kandırıp dururlar, bizleri.

-İnsan, Arapça deyimiyle "nisyan" yani unutandır. Bu unutma duygusunu çabucak açığa çıkarıp, devreye sokmak için, algı taktiği ile sürekli yeni gündemler oluşturup, dikkatleri dağıtmak adına da kullanırlar, toplum mühendisliği yapan algı şeytanları.

-Çabucak unutmak, olaylardan ders çıkarmaya bile fırsat olmadan başka gündem ve olaylara dalmayı getiriyor beraberinde. Yaşadıklarımızı tahlil ve analiz etmeden, tecrübe hanesine yazamadan öylece daldan dala ve konudan konuya atlatıyorlar bizleri.

-Ülkemizde benzer neden ve gerekçelerle, tekrar tekrar kriz üstüne kriz çıkmaktadır.

-Emperyal dış mihraklarca, bize kurulan tuzaklara çabucak düşüp, hep aynı şekilde kolaycana adeta keklik gibi avlanılmaktayız.

-10-20 yılda bir, darbelerle demokratik hayatımız despotluklarla alt üst edilmekte, ya da darbe teşebbüsleriyle seçimle gelenler, korkutulup baskı altına alınmaya çalışılmaktadırlar.

-Yaşadığımız doğal afetlerde ve özellikle depremlere karşı hep aynı aymazlık içinde bulup, önlem almadığımız için çok büyük kayıplar vermekteyiz.

-Oysa insanoğlu, her ne kadar zayıf bir iradeye sahip olsa bile, yaratılan canlıların içinde en üstünüdür. Düşünme kabiliyetine sahip olması, insanın "ahseni takvimle", "eşrefi mahlûkat" olmasını sağlamaya, fazlasıyla yeterlidir.

-Allah, bize verdiği görme, duyma ve akledip sezinleme melekelerinden dolayı sorumlu kılmıştır. O halde akledip, aynı hatalara tekrar düşmemeliyiz. Bunun için geçmiş olayları hatırlayıp,  ona göre tavır ve önlemler almamız yeterlidir.