- Haberler
- Siirt Haber
- Siirtli Hemşerimiz Murat Akdemir'in Kaleminden: Dili Başka, Gönlü Başka Söyleyenler
Siirtli Hemşerimiz Murat Akdemir'in Kaleminden: Dili Başka, Gönlü Başka Söyleyenler
-Ahir zaman derlerdi eskiler, o zaman bu zamandır herhalde, Allahualem.Eskiler, gün gelecek insanlar bozulacak derlerdi, hep.
-Ahir zaman derlerdi eskiler, o zaman bu zamandır herhalde, Allahualem. Eskiler, gün gelecek; insanlar bozulacak derlerdi, hep.
-Maneviyat ve maddiyat dengesi; eskiden maneviyatın ağır bastığı bir durumdaydı. Bugün, maalesef maddiyat çok daha ağır basmaktadır.
-Ahlak maneviyatın temel unsurlarındandır ve maalesef, kapitalizm canavarının karşısında en fazla zayıflayan ahlak olmuştur.
-Birbirine ahlak dersi verenler, laf bittikten sonra, birbirini ve sair insanları ve devletin resmi kurumlarını rahatlıkla dolandırmanın peşine düşüp; çeşitli yol ve yöntemlerle, bu ikiyüzlülüğü yapabiliyorlar.
-Dilleri başka, gönülleri başka bir mod ve frekanstaki olan bu insanlardan; şunlar bunlar yanlıştır deyip, başkalarına sakın yapmayın dediklerinin alasını yapanlardan tutun, ben böyle dürüstüm, şöyle iyiyim deyip; dille aklanıp, gönlünde sakladığını sonraya bırakanlara kadar, çeşitli dolap ve dalavere başvuranlar var.
Dilleri ile kamuflaj olmaya çalışan, bir sürü insan türemeye başladı. Yaptıkları hata ve yanlışları, laf cambazlıklarıyla örtmeye çalışmaktalar. Hata ve suçları başkalarına isnat ederek, kendilerini aklamaktalar.
-Eskiden dil, gerçek bir güven telkini vasıtasıydı. Söz senetti. İnsanlar ticaretlerinde bile, bono, çek, sözleşme vs. gibi ahit ya da akit kâğıtlarına fazla itibar etmeyip, birbirlerinin sözüne daha çok güveniyorlardı. Çünkü kimsenin aklında haksız kazanç ve mal edinmek, onun bunun malına çökerek zengin olmak hırsı ve düşüncesi yoktu. Alım satımlarda; noter vs. nedir bilinmiyordu.
-Maneviyatı yüksek olan toplumumuz; ne zaman ki üretim toplumu olma vasfını kaybetmeye başlayıp, vahşi kapitalizmin büyük tuzaklarından olan tüketim toplumu olmaya ve şuursuzca tüketen bir yapıya evrilmeye ve çevrilmeye başladı. Bu merhaleden sonra; mal ve parayı maneviyatın önüne çıkararak önceleyen çarpık kapitalizm; gönül insanlarının sayısını azaltırken, dilbaz ve düzenbazların sayısını anormal derecede arttırdı.
Bakmadan Geçme





