Siirtli Hemşerimiz Murat Akdemir'in Kaleminden: Kabahat Kimde Acaba

-Konum olarak dünyanın en mükemmel ülkesine sahibiz.Asya'yı Avrupa'ya bağlayan dünyanın en muhkem yerindeyiz.

-Konum olarak dünyanın en mükemmel ülkesine sahibiz. Asya'yı Avrupa'ya bağlayan dünyanın en muhkem yerindeyiz.

-Deniz desen; tam 4 tane denizimiz var. İklim desen; genel olarak ılıman ve verimli iklimlere sahibiz. Maden desen; envai türlü madenlerimiz var. Tarım açısından çok önemli ovalarımız. Hayvancılık açısından çok fazla yaylamız var. Nehir desen; Dicle'miz, Fırat'ımız, Kızılırmak, Sakarya ve onlarca büyük akarsuyumuz var. Tuz desen; tuz deryası koca bir gölümüz ve Ege Akdeniz gibi gayet tuzlu denizlerimiz var. Çankırı'da, Kemah'ta orda burada; birçok yerde, örneğin Siirt-Gudeşeyh'te bol bol kaya tuzumuz var. Buz desen; metrelerce kar yağan dağlarımız ve kayak merkezlerimiz var.  Kilometrelerce Plajlarımız, falezler üzerinde uzanan Antalya’mız, Pamukkale’miz ve Peri Bacalarımız var.

-Nüfus desen; bize yetebilecek, hatta biraz da fazlası var. Üstelik, gayet genç ve dinamik bir nüfus. Eğitim desen; artık eskisi gibi değil, gayet eğitimli bir insan kadromuz var. Askeri açıdan, dünyanın en savaşçı ve korkusuz ordularından birine sahibiz. Çevremizde ticaret yapacağımız birçok ülke ve hazır bir pazarımız var. Çevremizdeki petrol ve doğalgaz zengini; Rusya’sından İran'ına, Irak'ından Azerbaycan'ına ve Türkmenistan'ına varıncaya kadar ülkeler bu zenginliklerini Avrupa ve Batıya ulaştırırken geçiş yolu olarak Türkiye'ye muhtaçlar. Karadeniz'e giriş çıkış açısından, tek geçiş yolu olan İstanbul ve Çanakkale boğazları dünyanın en önemli suyollarıdır. Rusya’sından Ukrayna’sına, Bulgaristan’ından Romanya ve Gürcistan’a kadar olan ülkeler deniz ticaretinde bize mahkûm ve muhtaçlar. Çin; Demir İpek Yolu olarak tasarlayıp hayata geçirdiği Avrupa’ya Ticaret bağlantısında, alternatifsiz biçimde

Türkiye’ye muhtaç kaldı. Dünyanın tarih bakımından en zengin bölgesinde yaşıyoruz. Çok eskilere ve çeşitli dönemlere ait çok çok fazla tarihi eserimiz var.

-Denizlerde balığımız eksik olmaz. Bağımız bahçelerimiz, nadide bitkilerden yapılan şifa kaynağı ballarımız var. Zeytinimiz, fındığımız, Siirt ve Antep fıstığımız var.

-Hülasa; Allah ülkemize fazla fazla vermiş. Buna rağmen bir şeyler eksik ve yanlış gidiyorsa; hepimizin aynanın karşısına geçip, karşımızdakine; bunun müsebbibi sen misin diye sormamız gerekmez mi?

Bakmadan Geçme