Siirt'te, Hakkari Protestosuna Polis Müdahalesinde 3 Gözaltı

Hakkari Belediye Başkanı DEM Partili Mehmet Sıddık Akış'ın gözaltına alınıp görevden uzaklaştırılması ve yerine Hakkari Valisi Ali Çelik'in belediye başkan vekili olarak atanmasını protesto için Siirt’te aralarında DEM Parti Milletvekili Sabahat Erdoğan Sarıtaş ve Siirt Belediye Eş Başkanı Sofya Alağaş, DEM Parti Kurtalan Eş başkan Ali Rıza Bingöl, DEM Parti Siirt İl Başkanları ve partililerin de olduğu grup Kızılay iş merkezi önünde toplandı.

Grup, basın açıklaması yapmak istedi. Bunun üzerine polis, yapılan basın açıklamasının yasak olduğunu ve yapılması halinde müdahale edileceği uyarısında bulundu. Ancak grup açıklama yapmakta ısrar edince polis gaz bombaları ve TOMA ile müdahalede bulundu. Gruba müdahale eden polis ekipleri, 3 kişiyi gözaltına alındı.

Müdahalenin ardından, Siirt belediyesi önünde basın açıklaması yapıldı. Grup adına basın açıklamasını DEM Parti Siirt Milletvekili Sabahat Erdoğan Sarıtaş yaptı.

Sarıtaş açıklamasında, “Bunların derdi ne halktır ne halkın huzurudur ne halkın refahıdır ne halkın ekonomik geçim sorunudur. Tek meselesi bunların kendilerini yaşatmak kaos sürekli olağan bir şey gibi yapmak ve bunun üzerinden kendini yaşatmaktır. Bugün aslında atılan kayyım demokratik olarak oy kullanan herkese atınmış demektir. Herkesin iradesine o kayyım atanmıştır. Dolaysıyla biz buradan sesleniyoruz. Siirt'ten diyoruz ki; bugün buna karşı demokratik tepkisini göstermeyen, bugün buna karşı durmayan, aslında bir anlamıyla ekonomik krizi derinleştiriyor, yoksulluğu derinleştiriyor, hukuksuzluğu derinleştirmiş olacak. Bunların karşısında durmamış olacak. İnsanların burada bu ülkede beraber kardeşçe yaşamamasına aslında karşında durmamış olacak. Biz buradan bütün demokratik kitle örgütlerine, bütün STK’lara, bütün derneklere, Türkiye'de yaşan herkese sesleniyoruz; bugün Hakkâri'de atılan kayyıma karşı hep birlikte, bu Kürt’ün meselesi değildir, bu aynı zamanda Türk’ün meselesidir. Bu zulüm Türk’e uygulanıyor ama bunun haksızlığını bütün halklar görüyor. Bunun hukuksuzluğunu bütün halkalar görüyor. Buna karşı hep beraber yekten el ele bu hukuksuzluğa bu kanunsuzluğa bu zulme dur demek gerekiyor. Biz nasıl dün dur dediysek bu gün de öyle yapacağız. Hiç kimse şunu düşünmesin; asla haklı mücadelemizden asla onurlu mücadelemizden asla birlikte yaşama isteğimizden asla buradan yaşadığımız topraklardan, kendimizi kentimizi yönetmekten asla vazgeçmeyeceğiz. Her geçen gün daha çok örgütleneceğiz, her geçen gün daha çok güçleneceğiz ve her geçen gün mücadelemizi büyüteceğiz. Herkes çok iyi bilsin ki faşizm yenilecek ve haklı onurlu mücadelemiz demokrasi mücadelemiz, beraber yaşama mücadelemiz, kazanacak diyoruz.

Bütün halklarımıza bir çağrıda bulunmak istiyorum. Yarından itibaren saat 17.00 ve 00.00 arası belediyeleriz önünde demokratik nöbete başlayacağız. Belediyeler bu halkındır kimse onlara kayyım atayamayacak kimse bu halkın iradesini yok sayamayacak, hizmet hakkını gasp edemeyecek. Bu halkın iradesi bir daha ayaklar altına alınmasına izin vermeyeceğiz. Bütün halklarımızı yarın saat 17.00’da bizimle beraber bu eylemi bu mücadeleyi büyütmeye çağırıyorum. Tekrar söylüyorum buna izin vermek ekonominin daha kötü gitmesine izin vermektir. Buna izin vermek rantın talanın önünü açmaktır. Buna izin vermek yoksulluğu derinleştirmektir. Hukuksuzluğu derinleştirmektir. Türkiye yaşan bütün halkların beraber yaşama isteğine bir ket vurmaktır. 31 mart seçimlerinde gördük ki bütün Türkiye halkaları bu zalim faşist iktidara dur demiştir ve yine gerekeni yapacaktır. Van'da yaptığı gibi yapacaktır. Hilvan'da yaptığı gibi yapacaktır. Bu hukuksuzluğun karşısında onurlu bir mücadele verecek ve elbette kazanacaktır..” Dedi.