ŞİRVAN BAKIR MADENİ TESİSLERİ
Şirvan Bakır Madeni tesisleri 2004 yılında işletilmeye açılmıştı.Açılışa dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan, Ciner Grubu Başkanı Turgay Ciner, dönemin İçişleri Bakanı Abdulkadir Aksu ile Bayındırlık ve İskan Bakanı Zeki Ergezen de katılmışlardı.
Şirvan Bakır Madeni tesisleri 2004 yılında işletilmeye açılmıştı. Açılışa dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan, Ciner Grubu Başkanı Turgay Ciner, dönemin İçişleri Bakanı Abdulkadir Aksu ile Bayındırlık ve İskan Bakanı Zeki Ergezen de katılmışlardı. Hatta Hemşiremiz Emine Erdoğan Hanımefendi de o açılış töreninde hazır bulunmuştu. Tesis açılırken, bakır cevherinin ham madde olarak taşınmayacağı, işlenerek sevkinin sağlanacağı vaat edilmişti. Bunun böyle olması Siirt’te çok sayıda tesisin kurulacağı anlamına geliyordu. Bakır tesisleri için 50 milyon dolar yatırım yapılacağı, zaman içinde kurulacak tesislerde çalışacak işçi sayısının 30 bine çıkacağı belirtiliyordu. Tesisler tamamlandığında Türkiye’nin bakır üreten ikinci büyük tesisi olacaktı.
Aradan 14 yıl geçti. Şirvan Bakır madeni tesislerinde yapılan tek bir iş var, ham maddeyi çıkarmak ve işlemek üzere kamyonlara doldurup sevketmek. Yani, bakır cevherinin Siirt’te işlenmesi için tesisler kurulması ve bu sayede yüksek istihdam sağlanması vaatleri sözde kaldı. 30 bin kişiye istihdam sağlayacağı söylenen Şirvan Bakır Madeni işletmelerinde istihdam edilenlerin sayısı binin bile altında.
Şirvan Madenlerini işleyecek tesislerin kurulması bir yana, maden cevheri çıkaran işçiler için yeterli güvenlik önlemleri alınmadığı için olacak 17 Kasım 2016 tarihinde meydana gelen faciada 16 işçi yaşamlarını yitirdiler.
Şimdi de Şirvan
bakır madeni
yataklarında çıkan ham maddeyi işleyecek tesislerin kurulması için bir anonim şirket kurulduğu ve bunun için çalışmalar yürütüldüğü söyleniyor. Kısa adı SİBA olan şirketin başında Siirtli işadamı hemşerimiz Fikret Baydarman var. Bakalım, CİNER’in söz verdiği, ancak bugüne kadar kurmadığı tesislerin kurulduğunu görmek ve istihdamın katlandığına şahit olmak gerçekleşecek mi. Dileriz ki, gerçek olur…
SİİRTLİYLE, YILANIN DOSTLUĞU!
Anlatılır ki, zamanın birinde bir Siirtli ile
BİR YILAN DOST OLMUŞLAR.
Yılan, Siirtlinin ambarını farelere karşı koruyormuş. Adam da yaptığı hizmetin karşılığı olarak her gün yılana bir yumurta yediriyormuş.
Bir gün, her nasılsa Siirtlinin çocuğu ambara gitmiş. Yılan da, ona saldırarak zehirlemiş. Adam, depoya girip de yerde yatan çocuğunun başında yılanı görünce, eline geçirdiği kürekle kafasını ezmiş. Sonra da yılanın kuyruğunu ve başını ayrı ayrı iplerle bağlayıp iki direk arasına gerdikten sonra:
-Ben böyle dosdoğru dostluk istedim. Senin gibi eğri, büğrü dostluk değil, demiş.
TAŞLAMALAR
ORTADOĞU’DA ÇANLAR
KİMİN İÇİN ÇALIYOR
VE AFRİN’E HAREKÂT
NE ZAMANA BAŞLIYOR
KUMPASLARLA ORDUYU
ZAYIFLATTILAR ÖNCE
NEYDİ BUNUN AMACI
İŞTE BU GÜNDÜ BENCE
NE ABD, NE RUSYA
GÜVENİLİR DOST OLMAZ
NE GÂVURDAN DOST OLUR
VE DOMUZDAN POST OLMAZ
ABD DE, RUSYA DA
ÇIKARINA BAKIYOR
VE AHMAK MÜSLÜMANLAR
OLTAYA TAKILIYOR
Bakmadan Geçme





