TARİKATLARIN DİNE VERDİKLERİ ZARAR!
İlahiyatçı Ali Rıza Demircan Hoca'nın 'Tarikatların yüzde 80'i İslam'a zarar veriyor, çoğu cahildir, MİT'in denetimindedir.Diyanet neden tarikatları da inceleyip yanlışlarını anlatmıyor?' sözlerine içtenlikle katılıyoruz.
İlahiyatçı Ali Rıza Demircan Hoca’nın “Tarikatların yüzde 80’i İslam’a zarar veriyor, çoğu cahildir, MİT’in denetimindedir. Diyanet neden tarikatları da inceleyip yanlışlarını anlatmıyor?” sözlerine içtenlikle katılıyoruz.
Gerçekten, tarikatlar İslam dinine büyük zararlar vermekte, ayrışmalara ve fitnelere yol açmaktadırlar. İnsanları en kolay kandırmanın yolu,
ALLAH ADINA KANDIRMAKTIR!
Düşünün ki, bir tarikata bağlı olan kişi, diğer bir tarikata bağlı olan kişiye bile haşa (kâfir) diyebilmektedir.
HAŞHAŞİLERDEN
başlayarak,
IŞİD’E,
FETÖCÜLERE
kadar gelin, bunların İslam dinine ve Müslümanlara verdikleri zararları düşünebiliyor musunuz! İşte, tarikatlar bunlardır. Müslüman’ın Kur’an-ı Kerim’den ve Hadis-i Şeriflerden başka kaynağı yoktur. Kaldı ki hadis-i şerif olarak belirtilen çoğu sözlerin bile, uydurma oldukları bilinmektedir. Bu durumda tek ve gerçek dayanak Kur’an-ı Kerim ile bunun yanında doğrulukları cumhur-u ulema tarafından kabul görmüş hâdis-i şeriflerdir. Şunu da unutmamak gerekir ki akla, mantığa uymayan hiçbir söz hadis olamaz. Dinler tarihini inceleyin, din adına nice isyanlar olmuş, nice katliamlara imza atılmıştır. Din adına yapılan isyanların hemen hepsinde tarikatların rolü vardır. Cumhuriyet tarihimizde de meydana gelen birçok isyanın tarikatlar yoluyla gerçekleştirildiği bilinmektedir. Tarikatlarda (fena fişşeyh = şeyhte yok olmak) önemlidir. Yani, şeyh ne derse odur. Son yıllarda bile nice ALİ KALKANCILAR, MÜSLÜM GÜNDÜZ’LER, ACZİMENDİLER, MENZİLCİLER, CÜBBELİ - CÜBBESİZ HOCALAR GÖRDÜK. Sonradan foyaları meydana çıktı. Demircan Hoca’nın dediği gibi, bunların MİT tarafından yönlendirildikleri anlaşıldı. Fadime Şahin’ler, Emire Kalkancı’lar ve daha kimler-kimler bu işlerde kullanıldı.
Peygamber Efendimiz Hazret-i MUHAMMED’İN (Ona al ve ashabına salat ve selam olsun) "Ümmetim yetmiş üç fırkaya ayrılacak, bunların içinden bir fırkası ehl-i necat olacaktır" buyurmaları boşuna değildir.
(Ehl-i necat kim olacak?) diye sorulduğunda da,
"Benim sünnetimden şaşmayanlar kurtulanlardan olacaktır! Yani Ehl-i sünnet ve cemaat mensuplarıdır"
buyurmuşlardır.
Kuran-ı Kerim’de de mealen "Ey İnananlar, And olsun ki, sizin için, Allah'a ve ahiret gününe kavuşmayı umanlar ve Allah'ı çok anan kimseler için Allah'ın Resulü (Hz. Peygamber) en güzel örnektir"
buyrulmaktadır.
Görüldüğü gibi, ne Kur’an-ı Kerim’de, ne de hadis-i şeriflerde
TARİKAT
diye bir oluşuma yer yoktur. Osmanlılarda bile, yeniçeri isyanlarının çoğu tarikatlar tarafından organize edilmiştir.
Bakalım, Ali Rıza Demircan Hoca’nın
(Tarikatların yüzde 80’i dine zarar
vermektedir)
açıklamasından sonra Diyanet İşleri Başkanlığının mevcut tarikatlara karşı bir duruşu olacak mı, yoksa cesaret edemeyecek mi!
(MÜRİTLERİMİZ UÇURUYOR!)
Bir tarikat şeyhi için müritleri “Havada uçuyor, denizde yürüyor!” Gibi iddialar yaygınlaşınca, gerçek muhiplerinden biri dayanamayarak sormuş:
-Şeyhim, bazı müritleriniz sizin için (Havada uçuyor, denizde yürüyor) diyorlar. Ne dersiniz!
Şeyh, samimiyetle cevap vermiş:
-Ne havada uçtuğumuz, ne denizde yürüdüğümüz var. Havada uçuran da, denizde yürüten de müritlerimiz. Allah, onları ıslah etsin!
TAŞLAMALAR
ARTIK KURTULMALIYIZ
ESAD TAKINTISINDAN
SADECE ESAD MIDIR
SENCE DİKTATÖR OLAN
ORTADOĞU’DA İSLAM
ÜLKELERİNİN HEPSİ
NEYLE YÖNETİLİYOR
DİKTATÖRLÜKTÜR BELLİ
SURİYE’NİN BİRLİĞİ
ESAD’A BAĞLI ELBET
EĞER ESAD KAYBETSE
PARÇALANIR DİKKAT ET
ESAD GİTSİN, KİM GELSİN
BİZ BUNU SORUYORUZ
KENDİ AYAĞIMIZA
BALTAYI VURUYORUZ
Bakmadan Geçme





