TAŞERON İŞÇİLER SORUNU ÇÖZÜLÜYOR
Son birkaç yıldan beri ülkemizin gündemini oluşturan ve zaman-zaman ısıtılıp toplum sofrasına konulan konulardan biri de taşeron işçiler sorunuydu.Aklın yolunun bir olması gerçeğinden hareketle hükümet bu soruna dur demek için düğmeye bastı ve bu sorunun
Son birkaç yıldan beri ülkemizin gündemini oluşturan ve zaman-zaman ısıtılıp toplum sofrasına konulan konulardan biri de taşeron işçiler sorunuydu. Aklın yolunun bir olması gerçeğinden hareketle hükümet bu soruna dur demek için düğmeye bastı ve bu sorunun kökten çözümü için gerekli prosedür hızlı bir şekilde yürüyor.
Önce Sayın Cumhurbaşkanımız, Başbakanımız ve ilgili Bakanlarımız bu konuyla ilgili açıklamalarını yaptılar ve ardından 696 sayılı Kanun Hükmündeki Kararnamede bu konuya yer verilerek uzun sürebilecek olan Türkiye Büyük Millet Meclisi safhası baypas edildi. Konunun Kanun Hükmünde Kararname olarak daha sonra meclisin onayına sunulması bekleniyor.
Yine hızlı davranıldı ve bununla ilgili yönetmelik yayınlanarak kurum ve kuruluşlara tavsiye niteliğinde bir takvim belirlendi. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı konuyu tüm detaylarıyla anlatan bir site kurdu.
Şimdi bu takvime göre müracaatlar yapılıyor ve bunu güvenlik soruşturması ve sınav takip edecek. Tavsiye niteliğinde de olsa hazırlanan takvime göre bütün işlemlerin Nisan ayının ilk haftasına kadar tamamlanması hedefleniyor. Bir milyon civarındaki işçi kardeşimize şimdiden hayırlı olsun.
Ülke genelinde bir milyonu aşkın kişinin yararlanacağı bu uygulamadan ilimiz özelinde kesin rakamı bilmiyorum ancak, bu sayının binlerle ifade edilecek bir rakam olduğunu söyleyebilirim. Çünkü son yıllarda taşeron işçisi çalıştırmayan kurum neredeyse hiç kalmamıştı. Sağlık kurumlarından Sosyal Güvenlik Kurumuna, Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğünden Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğüne kadar birçok kurumda taşeron işçi çalıştırılıyordu.
Şimdi bu kardeşlerimiz ekonomik anlamda bazı kazanımlar elde edebilecekleri gibi, Yedi Kocalı Hürmüz olmaktan da kurtulmuş olacaklar. Çünkü şimdiye kadar hem çalıştıkları kurumların yöneticileri hem de bağlı oldukları firmanın yetkilileri arasında sıkışıp kalıyorlardı. Zaman-zaman bu iki kesim arasındaki anlaşmazlıkların ceremesini bu işçi kardeşlerimiz çekiyorlardı. Kurum yöneticisi ayrı bir şey söylerken, firma yetkilisi ayrı telden çalabiliyordu. Firma yetkililerinin soğuk bakmaları nedeniyle yasal olarak hakları bulunmasına rağmen çok büyük bir kesim sendikalı bile olamıyordu.
Şimdi bütün bu handikaplar ortadan kalktı. Onlar adına bir sorun olarak gördüğüm ve ileride de düzeltileceğine inandığım tek bir sorunları kaldı; o da tayin haklarının bulunmaması. Halk tabiri ile çakılı kadro olmaları ve bu kararın da uzun süreli olamayacağı düşüncesindeyim.
Kadroları tekrar-tekrar işçi kardeşlerimize hayırlı olsun.
Bakmadan Geçme
