- Haberler
- TERÖR HATTI HA SINIRIMIZDA OLMUŞ, HA 30 KİLOMETRE İÇERDE, NE FARK EDER!
TERÖR HATTI HA SINIRIMIZDA OLMUŞ, HA 30 KİLOMETRE İÇERDE, NE FARK EDER!
ABD'nin bu işte bir cinliği var.Türkiye'nin güvenli bölge oluşturmasına göz yumuyor görünürken, YPG/PKK için kurmak istediği OTONOM bölgeyi, Türkiye'nin tesis edeceği güvenlik bölgesinin sınırına konuşlandırmak, gibi! ABD Başkanı Donald Trump, Türk Silahl
ABD’nin bu işte bir cinliği var. Türkiye’nin güvenli bölge oluşturmasına göz yumuyor görünürken, YPG/PKK için kurmak istediği OTONOM bölgeyi, Türkiye’nin tesis edeceği güvenlik bölgesinin sınırına konuşlandırmak, gibi! ABD Başkanı Donald Trump, Türk Silahlı Kuvvetlerinin Barış Pınarı Harekâtına göz kırparken, ne kendisi ne ABD’deki derin devlet BOP Projesinden asla vazgeçmiş değildir. Aradaki fark şu, ABD’nin oluşturmak istediği Kürdistan özerk bölgesi sınırımızdan 20-30 kilometre daha içeride olacak! Türkiye, ABD’nin bu plânını görmeli ve tedbirini buna göre almalıdır. Irak’taki gibi bir Kürdistan otonom bölgesinin, Suriye’de oluşmasına asla müsaade edilmemelidir. Bu otonom bölge ha Türkiye’nin mevcut sınırında olmuş, ha 20-30 kilometre daha içeride. Ne farkeder!
Bunu sağlamanın tek yolu ise Suriye’nin toprak bütünlüğünün sağlanması ve federasyonlara bölünmesinin önünün alınmasıyla mümkündür. Bunun için de Suriye’nin meşru hükümetiyle anlaşmaktan başka çıkar yol yoktur. Türkiye olarak kendimizi
ESED TAKINTISINDAN
kurtarmak ve artık
ESAD
kelimesini telaffuz etmek durumundayız.
Gerçek olan şu ki Suriye’nin meşru rejimi YPG’yi terör örgütü ilan etmekle ve anayasa çalışmalarını başlatmakla, dolaylı olarak Türkiye’ye barış elini uzatmıştır. Uzatılan bu eli boş çevirmemek gerekir. Hem Suriye’nin meşru hükümetiyle anlaşırsak, Barış Pınarı harekâtında elimiz güçlenir. Suriye’nin meşru yönetimi tarafından davet edilmiş gibi oluruz. Bakın, Rusya’ya ne kadar rahat. Çünkü Suriye’nin meşru yönetimi tarafından davet edilmiştir. Kimse ona
(SURİYE’DE NE İŞİN VAR)
diyemez. Ama Türkiye’ye diyenlerin sayıları, demeyenlerin sayılarından kat-kat fazla. Düşünün ki Arap Birliği, Filistin ve hatta Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinin Cumhurbaşkanı olacak zat bile hiç utanıp, sıkılmadan Barış Pınarı Harekâtına karşı olduğunu söyleyebiliyor.
Barış Pınarı harekâtını destekleyen devletler Azerbaycan, Pakistan, Katar, Sırbistan, Macaristan ve Rusya’dır. Diğer bütün devletler harekâta karşı olduklarını belirten açıklamalar yapmaktadırlar.
Erdoğan ile Trump hangi konularda antant kaldılar bilmiyoruz ama bunun kokusu yakında çıkar. Dileriz ki, varılan anlaşmada oluşturulacak güvenli bölgesinin bitişiğinde bir GÜVENİLMEZ BÖLGE OLUŞTURULMASININ BULUNMAMASIDIR.
Barış Pınarı Harekâtından beklenen sonucun alınması, Suriye’nin meşru hükümetiyle anlaşmaktan ve toprak bütünlüğünü sağlamaktan geçer. Bunu asla unutmayalım!
TAŞLAMALAR
GERÇEK DOST KÖTÜ GÜNDE
BELLİ OLUR DOĞRUDUR
ARAP DEVLETLERİNİN
DOSTLUĞU(!) İŞTE BUDUR
FİLİSTİN İÇİN BUNCA
GÖZYAŞLARI DÖKMÜŞKEN
TÜRKİYE’Yİ O DAHİ
SIRTINDAN VURDU BAK SEN
FİLİSTİN, İSRAİL’LE
AYNI KEFEYE GİRMİŞ
MAVİ MARMARA’DAN DA
AZCIK HİCAP ETMEMİŞ
AZERBAYCAN, PAKİSTAN
SOMALİ VE DE KATAR
İŞTE TÜRKİYEMİZİN
GERÇEK DOSTLARI BUNLAR
BİR DE KUZEY KIBRIS’IN
CUMHURBAŞKANI OLAN
EDEPSİZE BAKINIZ
NE DEMİŞ UTANMADAN
Bakmadan Geçme





