TOPLUM PSİKOLOJİSİ

Öncelikle yeni haftaya başlarken Pazar günü sınava giren tüm öğrencilerimize başarılar diler, sınavlarının bundan sonraki hayatları için ne bir başlangıç ne de bir son olduğunu belirterek, kazananları tebrik eder, başarılı olamayanlara biraz daha çalışıp tekrar denemelerini tavsiye ederim.. İnşallah gönüllerinden geçen olur.. Elbette üniversite eğitimi çok mühim ve bir insanın geleceği için birçok noktada başlangıç olması açısından da önemlidir.. Eyvallah buraya kadar her şey rutin ve olması gereken.. Benim asıl üstünde durmak istediğim konu ise malumunuz herkes okuyamıyor ve ister ekonomik neden deyin isterseniz öğrencinin kendi kapasitesi ile ilgili olsun veyahut oluşabilecek aksilikler deyin.. Bunlar hayatın içinde var.. Peki üniversite okuyamayan gençlerimizin geleceği ne olacak? Üstelik üniversiteyi bitirmiş ve iş bulamayan yüz binler ve daha fazlası varken.. İş bulabilmiş olanların da birçoğu üniversitede istemeden seçtikleri ve bitirmek zorunda kalarak yapmış oldukları işten memnun olmayan büyük bir çoğunluğu ele alırsak, bu da bir başka sorun.. Peki ne yapmalıyız diye sormadan edemiyoruz.. Çocuklarımızı hayata lise döneminde hazırlamamız gerekir.. Bu konuda merkezi Hükümetin ve Milli Eğitim Bakanlığı'nın çok önemli adımlar atması gerekir.. Burada TOBB ve illerdeki idari sorumlular ve üniversitelerin eğitim kadroları bir araya gelerek mevcut sistemi tekrar gözden geçirip yapılacak yeni düzenleme ile mesleklere ara eleman yetiştirebilmek, teknik lise ve dengi okulların daha fazla olmasını sağlayarak mevcut olan meslek okullarının bir kısmı revize ederek yetiştirilecek ara, yani teknik lise elemanının istihdamda eksik olarak söylenen nitelikli eleman eksikliğine bir çare olabilmekten geçer.. Bu eksiklik diye yazdığım söz bana ait değil.. TOBB ve bunlarla birlikte görev yapan meslek kuruluşlarına aittir.. Hal böyleyken ve istihdamda bir ara eleman eksikliği varken bunu göz ardı etmememiz gerekir diye düşünüyorum.. Üstelik bu yeni çalışmanın ve açılacak olan teknik okulların bulundukları kendi illerinin mevcut potansiyelleri göz önünde bulundurularak yapılırsa daha çabuk bir etki yaratacağını söyleyebilirim.. Mesela bizim ilimizde potansiyel ve istihdam yaratacak ne özelliğimiz var ise bunlar öncelikli olarak ele alınırsa mevcut düzen içerisinde çarkın daha çabuk dönmesine vesile olduğu gibi ben ileride ne olacağım diyen bir gencimizin de olsun ne de olsa elimde bir mesleğim var diyerek yarınlara daha olumlu bakabilir.. Öyle ya liseyi bitirince kendi eğitimini aldığı bir üniversitede daha başarılı olmaz mı? Kazanamadığı halde bile çok şükür en azından bir işim var demez mi? Bence der ve bu bile çok önemli.. Bir başka olgu da işi olan genç, her türlü pislikten ve kendisini kandırmak isteyen kötü niyetli hainlerden uzak durur ve de bu gibi durumlara en çok kendisi muhalefet eder.. Bu düşünce bile bu konunun üstünde daha çok durmamız gerekir diye düşündürüyor hepimizi.. Tabii burada ailelere de çok büyük görevler düşüyor, çocuklarımıza illa üniversite eğitimi al da sonu ne olursa olsun demeyecekler, aksine teşvik ederek önce üniversitede okuyacağın bölüme seni hazırlayacak meslek eğitimini al, sonra üniversite okursun demeleri gerekiyor.. Yarın başımıza yönetici olacak gençlerimizin daha iyi bir eğitimle birlikte daha müreffeh bir Türkiye için yeni ama kararlı bir eğitim sisteminin adil ve adaletle dağıtılması dileklerimle.. Allah'a emanet olun…