- Haberler
- YARGI REFORMU STRATEJİ BELGESİ!
YARGI REFORMU STRATEJİ BELGESİ!
Adına 'Yargı Reformu Strateji Belgesi' denilen yasa tasarısı paketler halinde TBMM genel kuruluna sunulmakta ve görüşülmektedir.İşin gerçeği şu ki görüşmeleri televizyondan izlediğim kadarıyla hazırlanan yasa tasarısının REFOM olarak nitelendirilecek madd
Adına “Yargı Reformu Strateji Belgesi” denilen yasa tasarısı paketler halinde TBMM genel kuruluna sunulmakta ve görüşülmektedir. İşin gerçeği şu ki görüşmeleri televizyondan izlediğim kadarıyla hazırlanan yasa tasarısının REFOM olarak nitelendirilecek maddesi yok. Paket, tamamıyla iktidarın inisiyatifinde hazırlanmış ve meclise sunulmuştur. İşte, kabul edilerek yasalaşan birinci paketten pasajlar:
*İstinafta kesinleşen ifade özgürlüğü ile ilgili 5 yılın altındaki suçlara Yargıtay'da temyiz yolu açılıyor. Uzun tutukluluk süreleri sınırlandırılıyor.
*Tutukluluk süresi, soruşturma aşamasında ağır cezalı suçlarda 1 yılı, diğer suçlarda 6 ayı geçemeyecek. 15 yaşından küçüklerin işlediği suçlarda süreler yarı oranında uygulanacak. Tutuklama için, " kuvvetli şüphe” yeterli olmayacak, “somut delillerin bulunması” şartı aranacak.
*Seri yargılama ile suçunu itiraf eden faile ceza indirimi uygulanacak. Hakim itirafı kabul ederse hüküm kısa sürede kesinleşecek.
*Seri yargılama terör, örgüt, şiddet ve cinsel suçlarda geçerli olmayacak.
Yargı süreçlerini hızlandırmak için, duruşmasız yargılama da devreye girecek.
*KHK ile ihraç edilenlerin pasaportları soruşturma yoksa iade edilecek
*Düzenlemeye göre internete erişimde, sitenin tamamı değil, şikayete konu olan unsur engellenecek. Devlete karşı işlenen suçlar dışında,
haber
niteliğinde olan ve eleştiri sınırlarını aşmayan durumlarda ceza verilmeyecek.
*KHK ile ihraç edilenlerin pasaportları, haklarında bir soruşturma yoksa İçişleri Bakanlığının onayı ile iade edilecek. 15 yıllık avukatlara yeşil pasaport verilecek.
***
Yukarıdaki paragraflarda yapılan değişiklikler için REFORM demek mümkün mü.
Bakın size, gerçekten reform olabilecek tek bir kaç hususa dikkatleri çekeyim:
Hakimler Savcılar Kurulunun yapısı kesinlikle siyasi otoritenin inisiyatifinden çıkarılmalıdır.
Aynı şekilde Anayasa mahkemesi üyelerinin de tarafsız olmalarını sağlayacak sistem kurulmalıdır.
Yüksek Seçim Kurulu Üyelerinin tespitinde aynı hassasiyet sağlanmalıdır.
Bu üç husus gerçekleşirse, adalet kendiliğinden rayına oturacak ve adalete duyulan güven yüzde 20’ler düzeyinden yeniden yüzde 80’ler düzeyine çıkacaktır.
Bakmadan Geçme




