Ahmet Arıtürk

FETH-İ MÜBİN!

Ahmet Arıtürk

Miladi takvime göre 29 Mayıs 1453 gününün tarihimizde çok önemli bir yeri vardır. Çünkü bugün İstanbul’un fethedildiği tarihtir. Dolayısıyla bu yıl İstanbul’un 568. fetih yıldönümünü kutlayacağız. Evet, Kostantiniye’nin fethi veya

FETH-İ MÜBİN BU TARİHTE GERÇEKLEŞMİŞTİR.

Bilindiği gibi, Sultan Muhammed Han’a

(FATİH)

unvanını kazandıran, İnsanlığın Orta çağdan, yeniçağa geçişinin  sebeplerinden biri olarak kabul edilen İstanbul’un, sadece Türk tarihi içinde değil, İslâm ve dünya tarihi açısından da çok önemli ve ayrıcalıklı bir yeri vardır. İslami açıdan bu fethin önemi

Peygamber Efendimiz HAZRET-İ MUHAMMED’in (O’na al ve ashabına salat ve selam olsun)

İstanbul’un alınacağını müjdelemiş olmasından kaynaklanmaktadır. Peygamber Efendimizin bir hadis-i şeriflerinde:

(LE TUFTEHEN EL KOSTANTİNİYE FELENİM EL EMİR-U EMİRUHA, FELENİM EL CEYŞ-U SALİH EL CEYŞ) buyurdukları ve bu buyruğun sahih hadisler kapsamında olduğu bilinmektedir.

“KOSTANTİNİYE (İSTANBUL) MUTLAKA FETHOLUNACAKTIR. O’NU FETHEDECEK EMİR (PADİŞAH) NE GÜZEL BİR EMİRDİR VE ONUN ASKERLERİ NE GÜZEL ASKERLERDİR”

anlamına gelen bu hadis-i şerif olmasaydı, herhalde Müslümanlar İstanbul’un fethi konusunu pek düşünmez ve dert edinmezlerdi.

Ama Hazret-i Peygamberin müjdelediği

EMİR

ve askerler olmak

uğruna, tarihin akışı içinde birçok Müslüman ülkelerin padişahları Osmanlı Padişahı Sultan Muhammed Han’dan önce defalarca İstanbul’u kuşatmış, ancak, almaya muvaffak olamamışlardı.

Bilindiği gibi, İslam tarihi içinde İstanbul’a düzenlenen ilk sefere katılanlar arasında

EBA EYYÜP EL ENSARİ

HAZRETLERİ

bulunmaktadır.

Mekke-i Mükerreme’den, Medine-i Münevvere’ye

göç ettiklerinde Peygamber Efendimizi evlerinde misafir etmek şerefine mazhar olan Eba Eyüp hazretleri, Kostantin’e düzenlenen sefer sırasında o zamanlar İstanbul’un surları dışında olan ve bugün

EYYÜP

olarak adlandırılan mevkide şehit düşmüştü.

Eba Eyüp el Ensari Hazretlerinin katıldıkları bu seferi müteaddit seferler takip etmişse de, İstanbul’u fethetmek ancak

Osmanlı Padişahı Sultan Muhammed Han’a

nasip olmuştur.

İşte bu yıl da o muazzam fethin 568. Yıldönümünü idrak etmenin heyecanı içindeyiz.  Sultan Muhammed Han tarafından İstanbul’un fethedilmesi, dünya tarihine de yön veren önemli olaylardan biridir. Bir çağın kapanışı, yeni bir çağın başlangıcıdır.

İstanbul’un, Müslümanlar tarafından fethedilmesi aynı zamanda

HAZRET-İ MUHAMMED’İN (O’na al ve ashabına salat ve selam olsun) BİR MÜJDESİNİN TAHAKKUKUDUR.

Müslümanlar, bu hâdis-i şerif çerçevesinde, sahabe-i kiram devrinden başlayarak, Kostantin’e müteaddit seferler düzenlemişlerdir. Bundan amaçları, PEYGAMBERİN ÖVDÜĞÜ EMİR VE ASKERLER OLMAKTI! EBA EYYÜB-İ EL ENSARİ HAZRETLERİ BUGÜN İSTANBUL’DA METFUN İSE BUNU BU HÂDİS-İ ŞERİFİN SIRRINA MAZHAR OLABİLMEK İÇİN DÜZENLENEN SEFERE KATILMIŞ OLMASINA BORÇLUYUZ.

Sultan Muhammed Han’a

(FATİH) unvanını tescil ettiren bu büyük olay,

tarihimizin en şanlı sayfalarından biridir. Şüphesiz, İstanbul’un manevi fatihlerinden biri de, Muhammed Han’ın Hocası

AKŞEMSEDDİN’dir.

Eba Eyyüp El Ensari Hazretlerinin mezarının yerini keramet göstererek, tespit eden de

AKŞEMSEDDİN olmuştur.

Fethi Mübin’in yıldönümünde, bize bu güzel Şehri armağan eden FATİH SULTAN MUHAMMED HAN’I, BÜTÜN ASKERLERİNİ RAHMET VE MİNNETLE ANIYORUZ. Ne mutlu onlara ki, HAZRET-İ MUHAMMED’İN ÖVDÜĞÜ EMİR VE ASKERLER OLMAK ŞEREFİNİ KAZANMIŞLARDIR. Onlara, bu övgü yeter…

FATİH’İN BEDDUASI!

Fatih Sultan Muhammed Han, İstanbul’un fethinden sonra kenti gezerken, kapılı bir mekândan inilti duyar. Fatih, sesin sahibini oradan çıkartıp, yanına getirtir ve neden hapsedildiğini sorar. Adam, gelecekten haber veren bir keşiş olduğunu, kuşatma sırasında İstanbul’un Türklerin eline geçeceğini söyleyince, Bizans İmparatorunun gazabına uğradığını ve bu nedenle hapse atıldığını söyler.

Fatih keşişe,

“İstanbul’un Türklerin elinden çıkıp çıkmayacağını”

sorar. Aldığı cevap şöyledir:

“İstanbul Türklerin elinden harp ve darp ile çakmayacak. Lâkin öyle bir zaman gelecek mülk ve arazileriniz ki, satılacak, bu suretle İstanbul Türk malı olmaktan çıkacak.”

Fatih bu sözler üzerine ellerini havaya kaldırarak bilinen şu bedduada bulunur:

“İstanbul’da fethettiğim yerleri yabancılara satanlar, Allah’ın gazasına uğrasınlar.”

***

Prof. Süheyl Ünver, İstanbul Risaleleri. İBŞB (İstanbul Büyük Şehir Belediyesi) yayınları 2 cilt) Bu risale bugün Cumhurbaşkanlığı makamında bulunan Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın Belediye Başkanlığı döneminde İstanbul Belediyesi tarafından yayımlanmıştır.

ANEKDOT

Öyle anlatılır ki,

Peygamber Efendimiz HAZRET-İ MUHAMMED (O’na al ve ashabına salat ve selam olsun) Mekke-i Mükerreme’den, Medine-i Münevvereye

hicret ettikleri vakit, bütün Medine halkı yollara dökülmüş, kendi evlerinde misafir etmek için büyük çaba göstermişlerdir. Ancak, hiç kimsenin kalbini incitmek istemeyen

Peygamber Efendimiz:

-Deve görevlidir. O nerede durursa, o evin misafiri olacağız.

Buyurarak, şanına yakışır bir karar vermiştir. Sonuç itibarıyla

Peygamber Efendimizin devesi, Eba Eyyüp El Ensari

Hazretlerinin

evinin önünde çökünce de, Mescid-i Nebevi inşa edilinceye kadar o evde ikamet etmiştir.

Eba Eyyüp el Ensari Hazretlerinin evi iki katlıydı. Kendisi, üst katı Peygamber Efendimizin ikametlerine tahsis etmek istemişse de, Peygamber Efendimiz çok sayıda misafir ağırlayacak olması açısından alt katta ikamet etmeyi uygun görmüşlerdir. Peygamber Efendimizin evinin alt katında ikamet etmesi, Eba Eyyüp Hazretleri ve ailesinin evde yürürlerken dahi Peygamber Efendimize ve ailesine rahatsızlık veririz tedirginliğiyle ev içinde çok sessiz bir şekilde hareket ettikleri, kırılması gereken bir şey varsa, dışarıda kırarak getirdikleri anlatılır.

Yine öyle anlatılır ki, bir gün içi su dolu bir kap yanlışlıkla yere dökülünce, Eba Eyyüp Hazretleri, dökülen su, aşağıya sızar endişesiyle, o an yanında bulunan çok kıymetli bir kumaş parçasını suyun üzerine atmış ve suyu o nadide kumaşla kurutmuştur. İşte, ashab-ı kiramının Peygamber Efendimize sevgisi bu derece yüksekti…

TAŞLAMALAR

FATİH SULTAN MEHMED’E

EŞİT BİR TEK İSİM VAR

MUSTAFA KEMAL’DİR O

TARİHİ GERÇEK BUNLAR

MUHAMMED HAN’DIR ELBET

KOSTANTİNİ ZAPTEDEN

MUSTAFA KEMAL PAŞA

KURTARANDIR İŞGALDEN

FATİH SULTAN MUHAMMED

İSTANBUL’U ALMIŞTIR

MUSTAFA KEMAL PAŞA

İŞGALDEN KURTARMIŞTIR

İKİ BÜYÜK KUMANDAN

FATİH İLE ATATÜRK

BU İKİ KUMANDANLA

ÖVÜNMELİDİR HER TÜRK

FATİH BUGÜN KALKSAYDI

İSTANBUL’UN YENİDEN

FETHİNE AZMEDERDİ

BU SÖZÜME İNAN SEN

TAŞI-TOPRAĞI ALTIN

DENİR İSTANBUL İÇİN

GERÇEKTEN DE İSTANBIL

RANTIN MERKEZİ BİLİN

BİR-BİR YOK EDİLİYOR

İSTANBUL’UN TARİHİ

YEŞİL ALANLARINA

KIRAN DÜŞTÜĞÜ BELLİ

İSTANBUL, TÜRKİYE’NİN

KALBİ HÜKMÜNDEDİR BİL

VE DE TAHRİP EDİLEN

TÜRKİYE’NİN KALBİDİR

YERİDİR ATATÜRK’E

İKİNCİ FATİH DERSEK

İSTANBUL’U İŞGALDEN

KURTARDI BİLMEK GEREK

RUHLARINA MUHTACIZ

ATATÜRK’ÜN, FATİH’İN

BU KAHRAMANLARINI

MİLLET UNUTMAZ BİLİN

Yazarın Diğer Yazıları