Ahmet Arıtürk

KANUN TEKLİFİMDİR! EN AZ YÜZBİN OY  ALARAK SEÇİLMİŞ BELEDİYE BAŞKANLARINA DA DOKUNULMAZLIK ZIRHI VERİLSİN!

Ahmet Arıtürk

Kanun teklifi vermek, milletvekillerine verilmiş bir haktır. Milletvekili olmadığıma göre elbette kanun teklifi sunmak gibi bir hakka sahip değilim. Ancak, demokrasiye inanmış bir Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşı olarak yine de kendi görüşümü mevcut milletvekillerinin dikkatlerine sunmak ve görüşüme katılacak milletvekillerinin kanun teklifi olarak TBMM Genel Kuruluna önermek işini yükümlenmelerini temenni ederim.

Vatandaşlar olarak biliyoruz ki, milletvekillerine dokunulmazlık zırhının verilmesi, seçilmiş olmalarından dolayıdır.

Anayasanın 83. Maddesine göre “Türkiye Cumhuriyeti Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri, Meclis çalışmalarındaki oy ve sözlerinden, Mecliste ileri sürdükleri düşüncelerden, o oturumdaki Başkanlık Divanının teklifi üzerine Meclisçe başka bir karar alınmadıkça bunları Meclis dışında tekrarlamak ve açığa vurmaktan sorumlu tutulamazlar.

Seçimden önce veya sonra bir suç işlediği ileri sürülen bir milletvekili, Meclisin kararı olmadıkça tutulamaz, sorguya çekilemez, tutuklanamaz ve yargılanamaz. Ağır cezayı gerektiren suçüstü hali ve seçimden önce soruşturmasına başlanılmış olmak kaydıyla Anayasanın 14 üncü maddesindeki durumlar bu hükmün dışındadır. Ancak, bu halde yetkili makam durumu hemen ve doğrudan doğruya Türkiye Büyük Millet Meclisine bildirmek zorundadır.

Türkiye Büyük Millet Meclisi üyesi hakkında, seçiminden önce veya sonra verilmiş bir ceza hükmünün yerine getirilmesi, üyelik sıfatının sona ermesine bırakılır; üyelik süresince zamanaşımı işlemez.

Tekrar seçilen milletvekili hakkında soruşturma ve kovuşturma, Meclisin yeniden dokunulmazlığını kaldırmasına bağlıdır.

Türkiye Büyük Millet Meclisindeki siyasi parti gruplarınca, yasama dokunulmazlığı ile ilgili görüşme yapılamaz ve karar alınamaz.”

Milletvekillerine bu hakkın tanınması elbette seçilmiş olmalarından dolayıdır. Peki, seçilmiş Belediye Başkanlarına da dokunulmazlık zırhı vermek mümkün değil midir. Tabii, dokunulmazlık enflasyonu yaşanmaması için bir ölçü getirilebilir. Meselâ, en az yüzbin ve daha yüksek oyla seçilmiş Belediye Başkanlarına da dokunulmazlık hakkı tanınması kadar doğal ne olabilir. Siirt’ten örnek verelim. İlimizde seçmen sayısı yuvarlak rakam 170 bindir. Siirt’in üç milletvekili vardır. 170’i üçe bölersek yine yuvarlak rakam 57 bin olur. Yani 57 bin oya 1 milletvekilliği düşmektedir. Diyelim ki 60 bin oyla seçilen bir milletvekili dokunulmazlık zırhına bürünürken, en az yüzbin oyla belediye başkanı olarak seçilmiş birine dokunulmazlık zırhı verilmesi doğal olmaz mı! Yapılacak olan anayasada bir değişikliktir. Anayasanın milletvekilliği dokunulmazlığı ile ilgili maddesine:

“Yerel seçimlerde en az yüzbin oy alarak seçilmiş Belediye Başkanları da milletvekillerine tanınan dokunulmazlık hakkına sahiptirler”

şeklinde bir ilave yapılırsa olur, biter.

Yahu, Allah için söyleyin 50-60 bin oy alarak milletvekili seçilmiş biri dokunulmazlık zırhına bürünürken, mesela 4 milyon 522 bin oy almış bir İstanbul Belediye Başkanının dokunulmazlık zırhının olmaması büyük bir eksiklik değil midir. Adamın aldığı oy, nerdeyse on milletvekilinin aldıkları oy toplamına eşittir. Hatta yasa teklifinde 1 milyon ve üzeri oy alarak seçilmiş Belediye Başkanlarına devlet protokolünde Bakan statüsü öngörülmesi de teklif edilebilir. Ya da bütün büyükşehir belediye başkanlarının devlet protokolünde Bakan düzeyinde yer almaları çıkarılacak bir yasayla sağlanabilir.

Türkiye’deki büyükşehir belediye başkan adayları bile genelde bakanlık, hatta başbakanlık yapmış kişilerdir. Bu da gösteriyor ki, seviye olarak gerçekte milletvekillerinden bir gömlek üstündürler. Tabii, böyle bir yasa çıkartmak  milletvekillerinin ve de onların üstünde olan siyasi parti yetkililerinin hesaplarına pek gelmeyebilir. Dokunulmazlık zırhını başkalarıyla paylaşmak istemeyebilirler!

Bir örnek daha verelim. Bugün Cumhurbaşkanı olan Sayın Recep Tayyip Erdoğan İstanbul Belediye Başkanı olduğu zaman dokunulmazlık zırhı olsaydı, okuduğu bir şiirden dolayı hakkında soruşturma açılıp, mahkûm edilebilir miydi!

Bizim teklifimiz

(OLMAYACAK

DUAYA ÂMİN)

demek gibi bir iş! Gerçekte, milletvekili bir seçilmiş ise, belediye başkanı da sonuç itibarıyla bir seçilmiştir!

Hem böyle bir yasa çıkarsa, seçilmiş belediye başkanlarının, ancak yine seçimle gitmeleri sağlanmış olur! Bizden önermek. Bakalım, bu düşüncemizi sahiplenerek, TBMM Genel Kuruluna kanun teklifi olarak sunacak babayiğit bir milletvekili çıkacak mı!

TAŞLAMALAR

BU NASIL BİR BAYRAMDI

BAYRAM DEĞİL,  HAPİSTİ

BİR YARA VAR BU YARA

YARA DEĞİL, HABİSTİ

NE ZAMAN KURTULURUZ

BU PANDEMİ DERDİNDEN

KORONAVİRÜS İMİŞ

DÜNYAYI ESİR ALAN

BU NASIL BİR PANDEMİ

YAYILDIKÇA YAYILDI

ÜLKELER, KITALAR VE

DÜNYAYI ESİR ALDI

EVDE DÖRT GÜN SÜREYLE

ESİR ALDI BİZLERİ

BİLİM İLE KIRALIM

ARTIK BU ZİNCİRLERİ

Yazarın Diğer Yazıları