Hemen belirteyim, bu başlığı atmaktaki amacım; “Zenginin malı, züğürdün çenesini yorar “ misali zenginlere atıp tutmak değildir. Ancak toplumun bir bireyi olan herkesin üzerine düşen bir görevi olduğunu ve bu görevini yerine getirmekle mükellef olduğu gerçeğinden yola çıkarak, zenginlerimizin eğitim, sağlık, amatör spor ve arkeolojik çalışmalar konusunda dikkatlerini çekmek istiyorum.
Devletimiz, yukarıda belirttiğim eğitim, sağlık, amatör spor ve arkeolojik çalışmalara yapılacak yatırımlarda vergi muafiyeti tanıyor. Daha açık bir ifade ile bir okul ya da bir sağlık evi veya bir hastane yaptırıyor ve devlete bağışlıyorsunuz, ya da herhangi bir amatör spor dalını destekliyorsunuz. Devlet bu iş için harcadığınız tüm paranın vergiden düşürülmesine imkan veriyor. En yakın komşumuz Bitlis’ten yola çıkın, hemen-hemen her ilde özel sektör tarafından yapılıp devlete bağışlanmış sayısız okul, sağlık evi ve benzeri yatırımı görürsünüz. Üniversitelerin fakülte ve yüksekokul binaları gibi binalarının çoğu işadamları tarafından yaptırılmış. Hatta bazı üniversitelerin tüm yapılarının yapımını tek bir hayırsever üstelenmiş ve kendi adını vermiştir. İşte, Bolu İzzet Baysal, Kayseri Kadir Has, Ağrı İbrahim Çeçen, Muğla Sıtkı Koçman ve Bitlis Eren Üniversitesi.
Siirt’te ise bu alanda karnemiz maalesef pek iç açıcı değil. Özel sektör eliyle yapılarak devlete bağışlanmış bina sayısı on’u bile bulmuyor. Üniversitemizde ise şimdiye kadar yapılan herhangi bir fakülte, yüksekokul veya benzeri bir yapı bulunmamaktadır. Üstelik bu konuda Rektör Prof. Dr. Murat Erman’ın çaba harcadığını ve birçok ziyaret gerçekleştirdiğini de biliyorum.
Memleketine katkıda bulunmak isteyenlere büyük bir imkan. Ancak her nedense Siirtli zenginlerimiz bu imkandan yararlanmayı pek sevmiyorlar. Anlaşılan o ki adlarının ebediyete kadar kalıcı kılınmasından hoşlanmıyorlar.
Burada zenginlerimiz derken, amacım hepimizin yakından bildiği ve her zaman vitrinde olan üç dört isim değil. Bunlar kadar olmasa da bunlara yakın çok sayıda isimsiz zenginlerimiz var. Yurdun dört bir yanına dağılmış ve gerçekten zengin, ancak bu zenginliği Siirt kamuoyu tarafından pek bilinmeyen çok sayıda hemşerimiz bulunuyor.
Bu konuya yarınki yazımızda devam ederek neler yapılabileceğini ele almaya çalışacağız.
