Yumuşama-Normalleşme Masalına Kanan CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in Dikkatine!

Sayın Erdoğan, CHP’nin bir önceki Genel Başkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’na (BAY KEMAL), çiçeği burnunda yeni Genel Başkanı Sayın Özgür Özel’e (ÖZEL EFENDİ) diyerek küçümseyici bir tarzda hitap ederken ne oldu da, birdenbire YUMUŞAMA HAVASI İÇİNE GİRDİ. 31 Mart Yerel seçimlerinde AKP birinci parti konumunu korusaydı, yine yumuşama havasına girecek miydi!

Bu arada, açıklamakta yarar var. CHP Genel Başkanı Sayın Özgür Özel de, CHP’nin birinci parti konumuna gelmiş olmasını kendisine mal etmesin. Emeklilerin, asgari ücretlilerin, işsizlerin ve yüksek enflasyonun altında ezilen vatandaşların burunlarından soludukları, ekonominin dibe vurduğu bir ortamda böyle bir sonucun alınması özellikle emeklilerin ve sayıları milyonları aşan işsizlerin canlarına tak etmesinden kaynaklıdır. Canından bezen millet, AKP iktidarına karşı alternatif olarak CHP’yi görmüş ve yerel seçimlerde bu partiye yüklenmiştir.

Sözde, yumuşama veya normalleşme sürecine katkı sağlamak amacıyla Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ile CHP'nin Hazine ve Maliye Bakanlığından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Yalçın Karatepe 24 Haziran Pazartesi günü görüşerek emeklilerin, asgari ücretlilerin durumlarını gündeme getireceklermiş. İster mutabık kalsınlar, ister kalmasınlar, bu görüşme sadece iktidarın değirmenine su taşımaktan ibaret bir görüşme olacaktır. İktidar tarafı (Bakın biz mevcut şartlar içinde emeklilere ve asgari ücretlilere neden istenilen oranda zam yapamayacağımızı anlattık) diyecek, Temmuz ayında ne zam verecekse, onu bile milletin başına kakacaktır.

Bize göre, iktidardan asıl sorulması gereken ne asgari ücretlilerin ne de emeklilerin durumlarıdır. Muhalefetin, iktidardan asıl sorması gereken konuları başlıklar halinde sunalım:

*Uluslararası Demokrasi ve Seçim Yardımı Enstitüsü'nün (International IDEA) 2023 Demokrasinin Küresel Durumu raporuna göre Türkiye 173 ülke arasında hukukun üstünlüğü alanında neden 148. sırada yer almaktadır.

*Anayasanın ve Avrupa Birliği Adalet Divanının bağlayıcı kararlarına neden uyulmuyor?

*Kayıp 418 milyar dolar nerede. Kimler nasıl yurt dışına çıkardılar?

*Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın faizleri düşük tutmak adına dönemin Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak önderliğinde 128 milyar dolar harcadığı iddiası neden açığa kavuşturulmuyor?

*Devlet memurluğuna giriş sınavlarında mülakat neden kaldırılmıyor!

*Yakın zaman Türk siyasi tarihinde; Cengiz Holding, LİMAK  Holding, Kalyon Holding, Kolin Holding ve MAKYOL Grubu'nu kapsayan; muhalefet tarafından yolsuzluk ile suçlanarak Dünyada en çok ihale alan şirketlerin arasına girdikleri iddia edilen ve BEŞLİ ÇETE olarak tanımlanan şirketlerle ilgili soruşturma var mı?

*Vatandaşın içtiği sigara dumanından bile vergi alan Devlet, kimi şirketlerin milyonlarca lira vergi borçlarını neden bir kalemde silmektedir.

*Yap işlet devret modeliyle yapılan şehir hastaneleri, yol, köprü ve tünel projelerinde, şirketlere verilen garantinin altında kalan geçiş sayıları nedeniyle ödenen ve daha da ödenecek paralar neden gündeme getirilmiyor.

*Maliye Bakanı Şimşek’le görüşülecek konular arasında kamu harcamaları esnasında uygulanmakta olan; Açık İhale Usulü, Belli İstekliler Arasında İhale Usulü, Pazarlık Usulü ve 4734 sayılı Kamu İhale Kanununda bir alım usulü olarak düzenlenen Doğrudan Temin Usulü ile Kamu Özel İşbirliği Modelinin içermiş olduğu yolsuzluk riskleri incelenerek, yolsuzlukların önlenmesine yönelik çözüm önerileri var mı!

*Vali, hakim, savcı, rektör ve benzeri üst düzey atamalarda aranan liyakat mı, sadakat mı!

Ve gündeme getirilmesi gereken daha nice önemli konular varken, görüşülecek konuları emeklilerin ve asgari ücretlilerin durumlarına indirgemek, gerçekten çok yadırganacak bir durumdur.

Bizden anımsatmak.